Böbrek Kanseri

Burada paylaşılan bilgiler, sadece bilgilendirme amaçlıdır ve belirtilen son güncelleme tarihinde (23 Kasım 2022) düzenlenmiştir. Aşağıdaki bilgiler ışığında kendinizde bir hastalık durumu olduğunu düşünüyorsanız lütfen doktorunuz ile iletişime geçiniz.

“Halihazırda yayınlanmış olan üroloji literatürü incelendiğinde, böbrek kanserinden korunmanın kanıtlanmış en iyi yolu sigara içmemek ve obeziteden korunmak gibi görünmektedir” 

Böbrek hücreli karsinom, tüm kanserlerin yaklaşık %3’ünü oluşturur ve en yüksek insidans Batı ülkelerinde görülür. Avrupa’da ve dünya çapında en yüksek insidans oranları Çek Cumhuriyeti ve Litvanya’da bulunmaktadır. Genel olarak, son yirmi yılda, hem dünya çapında hem de Avrupa’da yıllık yaklaşık %2’lik bir artış olmuştur ve bu da 2018’de Avrupa Birliği içinde yaklaşık 99.200 böbrek hücreli karsinom vakası ve 39.100 böbrek kanserine bağlı ölüme yol açmıştır. Avrupa’da, böbrek hücreli karsinom için genel ölüm oranları 1990’ların başına kadar artmış, oranlar genellikle sabitlenmiş veya daha sonra azalmıştır. İskandinav ülkelerinde 1980’lerden bu yana, Fransa, Almanya, Avusturya, Hollanda ve İtalya’da 1990’ların başından itibaren ölüm oranlarında azalma olmuştur. Ancak bazı Avrupa ülkelerinde (Hırvatistan, Estonya, Yunanistan, İrlanda, Slovakya) ölüm oranları hala artış eğilimi göstermektedir.

Böbrek hücreli karsinom böbrekte en sık görülen solid lezyondur ve tüm böbrek malignitelerinin yaklaşık %90’ını oluşturur. Spesifik histopatolojik ve genetik özelliklere sahip farklı böbrek hücreli karsinom alt tiplerini içerir. Yaşlı popülasyonda daha yüksek bir insidansla erkeklerde kadınlara göre 1,5 kat daha fazla görülür.

Böbrek hücreli kanser oluşumunda etkili faktörler (Etiyoloji) 

Tanımlanmış risk faktörleri arasında; obezite, vücut kitle indeksinin yüksek olması (35 ten fazla olanlar, 25 ten küçük olanlara göre daha fazla) ve hipertansiyon bulunmaktadır.

Böbrek hücreli karsinomu olan hastaların %50.2’si hali hazırda sigara içmiştir veya eski sigara içicisidir. 

Böbrek hücreli karsinomlu hastaların, halihazırda veya daha önce sigara içenlerin oranları, kromofob karsinomlu hastalarda %38, toplayıcı kanal/medüller karsinomlu hastalarda %61.9’a kadar değişiklik göstermektedir. 

Yakın tarihli bir sistematik incelemede diyabetin de böbrek hücreli karsinom için risk faktörleri arasında bulunduğu gösterilmiştir. 

Böbrek kanseri olan birinci derece bir akrabaya sahip olmak da artmış böbrek hücreli karsinom riski ile ilişkilidir. 

Orta derecede alkol tüketiminin henüz bilinmeyen nedenlerle koruyucu bir etkisi var gibi görünürken, herhangi bir düzeyde fiziksel aktivitenin  de böbrek hücreli karsinoma yakalanma açısından küçük bir koruyucu etkisi olduğu görülmektedir. 

Spesifik beslenme alışkanlıkları ve spesifik karsinojenlere mesleki maruziyet dahil olmak üzere bir dizi başka faktörün daha yüksek veya daha düşük böbrek hücreli karsinom riski ile ilişkili olduğu öne sürülmüştür, ancak literatür kesin değildir. 

En etkili profilaksi sigara içmekten ve obeziteden kaçınmaktadır.